Salı, Eylül 23

dinlerken

yabancılıktan sancıyor her yerim,
bu halime neredeyse ağlamaklı oluyorum,
bu halime ağıt yakıyorum.

insanlar değil, şarkılar anlıyor ve anlatıyor beni,
sözlerde değil, ritimlerde notalarda buluyorum kendimi,
sancıyor her yerim, özellikle eksikliklerim.

gece hem ilaç hem zehir oluyor,
birkaç yerimi örtüyor, açıkta kalanı üşütüyor,
beni bana tamamlayıp, gene yabancı kılıyor.

tren gibi geçiyor insanlar üzerimden,
ben ters yöne gitmek isterken,
yabancılıktan sancıyor her yerim.

emr sag

Hiç yorum yok:

unbearable weight of being just

pen in hand, a life spent penny in hand, millions spent dead since birth, breathes like a tree poisoned all the sleepers beneath knew it all...