Çarşamba, Ekim 10

balon hayaller


rüzgarlıydı hava. titriyordu kırmızı balon delice, ipi olabildiğine gergin, titriyor sallanıyor sonra net bir şekilde, bir anda konumu değişiyordu.
kırmızıydı balon, belli ki ruhu hassastı inceydi ve uçmak istiyordu, ipi bir çocuk parkına bir salıncak demirine bağlıydı ama, uçamıyordu.
pek güzeldi, gider salıncağa oturur saatlerce balonu izlerdi.
sonra bir gün farketti ki sadece balona bakıyordu, çevresinin farkında değildi,
balonun çevresiyle ne kadar tezat içinde durduğunu görememişti hiç,
dünya siyah ve beyazdan ibaretti, balon kırmızıydı kendisi ise ince bir çizgiydi,
eli bile yoktu ki balonu nası tutsun
tutmak istese patlardı
ki zaten balon bu dünyaya ait değildi, ve büyük resime baktığında tutsaktı
ipi tuttu
tutamadı kesti
balon uçtu gitti

emr sag

2 yorum:

N.Sercan dedi ki...

Çizgi dünyasının gücünü kavramaya başlamana sevindim.

Genelde sana yorum yazamamamın sebebi aşk şiirlerine yazabilecek akıllı kelimeler bulamamamdır.

Küçükken balonlarla oynamayı çok severdim ben.Özellikle şu uçan balonlarla.Yatağımda uzanır hayal kurarken ben , balonumun tavanda uçmak için can attığı o günler...

emrsag dedi ki...

Zamanla oturacak herşey inş. Şimdilik sedece bir ödev için bunları çiziyorum. Desteğin için bol kepçe teşekkürler.

unbearable weight of being just

pen in hand, a life spent penny in hand, millions spent dead since birth, breathes like a tree poisoned all the sleepers beneath knew it all...