the burden is on my heart,
blackening
the burden is in my head,
blocking,
the burden is in the gap, between you an me,
separating,
the burden in my shoulders,
crushing.
the burden's fuel is my shame,
the flame is my torch, burning my chin,
a single tear will cease it,
hold me and share my fear, my burden, my skin.
emr sag
Perşembe, Ağustos 25
Pazartesi, Temmuz 25
anca
şimdi özlemle doldum,
ama anlatamam ki derdimi;
mutluluk susturdu,
huzur kelimesiz bıraktı beni.
emr sag
ama anlatamam ki derdimi;
mutluluk susturdu,
huzur kelimesiz bıraktı beni.
emr sag
Çarşamba, Mart 16
pf
düştü gene başım,
düştü gene moral,
artık eskimiş bir hisle,
yine kaplar bunaltırlar,
bu senin suçun mu
yeni yeşeren bahar?
yeni müzikler lazım
yeni saplantılar,
eve gömülmem lazım
bıraksa akan zaman.
emr sag
düştü gene moral,
artık eskimiş bir hisle,
yine kaplar bunaltırlar,
bu senin suçun mu
yeni yeşeren bahar?
yeni müzikler lazım
yeni saplantılar,
eve gömülmem lazım
bıraksa akan zaman.
emr sag
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
unbearable weight of being just
pen in hand, a life spent penny in hand, millions spent dead since birth, breathes like a tree poisoned all the sleepers beneath knew it all...
-
kırıntılarla yaşadım ya, saysan 13 sene boyunca sen varken de yokken de ulaşılmaz durdukça tutundum tanıdık ne varsa, tatlısından çok acısıy...
-
gel içten içe ağlamıyalım, kuralım masaları, yapariz iki şiş balık, efkardan kaf dağı masalları anlatırız birbirimize, gel ağlamayalım, ısla...
-
parelel evrenlerin çöplüğü, olduğum olacağım ve olamadığım her şeyin yükü bin hissedip birinde bile olamamak, aynalar arkasından izleyen yaş...