if these trees could talk - below the sky
bir hafta aralıksız yağmur yağsada hala kurak bura,
toprağı aç yıllardır suya,
milyon damladan kırıntı dahi bırakmıyor ardında,
kalk gidelim vakit gelmiş,
gidelim senin bildiğin uzaklara,
şarkılara söz bulduğun,
toprağın nemi paylaştığı yerlere,
kurudum ben.
emr sag
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
unbearable weight of being just
pen in hand, a life spent penny in hand, millions spent dead since birth, breathes like a tree poisoned all the sleepers beneath knew it all...
-
kırıntılarla yaşadım ya, saysan 13 sene boyunca sen varken de yokken de ulaşılmaz durdukça tutundum tanıdık ne varsa, tatlısından çok acısıy...
-
gel içten içe ağlamıyalım, kuralım masaları, yapariz iki şiş balık, efkardan kaf dağı masalları anlatırız birbirimize, gel ağlamayalım, ısla...
-
parelel evrenlerin çöplüğü, olduğum olacağım ve olamadığım her şeyin yükü bin hissedip birinde bile olamamak, aynalar arkasından izleyen yaş...